YAŞ GRUBU: 4-7
Hikayeyi Yazan: Deniz Kaya
Arkadaşlarla ormana gezmeye gitmeye karar veriyoruz, tam yola çıkıyoruz ki acayip bir yağmur başlıyor gök gürlüyor ve şimşekler çakıyor. Yağmur dinince kocaman bir gökkuşağı çıkıyor ve her taraf şenleniyor.
Çiçekler açıyor, kuşlar, kelebekler uçuşmaya başlıyor. Yola çıkmadan kendimize bir sandviç hazırlıyoruz ardından bisikletlerle yola koyulup önce yavaş yavaş tepeye çıkıyoruz, ardından tepeden aşağıya hızla kahkahalarla iniyoruz. Bir gölün kenarına geldiğimizde fille karşılaşıyoruz ve fil hortumuyla göle dalıp suları çekip kendini yıkıyor en sonunda da herkesi yıkıyor (fil).
Bu arada bir kaplumbağa başını evinden çıkarıp söylenmeye başlıyor… Ne dediğini önce anlamıyoruz dbdhfrb njdey oda ne! Ne diyor acaba bu kaplumbağa?
– bu gün benim doğum günüm, pasta isterim, parti isterim, pasta isterim, parti isterim
Aaa kaplumbağanın yaş günüymüş. Bunun üzerine bütün çocuklar toplaşıp bir pasta yapmaya karar veriyoruz. Sırayla pastaya ne koymak istersek (çilek, çikolata, böğürtlen gibi) söyleyip bunları pastaya döşüyor en sonunda kocaman bir pasta yapıyoruz. Pastaya mumları koyuyoruz ve kaplumbağa bütün mumları söndürüyor. Bu arada bildiğimiz tanıdığımız bütün hayvanlar doğum gününe geliyorlar. ( fil, yılan, köpek, ayı, çekirge, timsah, yengeç, leylek ve diğer istediğiniz bütün hayvanlar) en son olarak yelkenliyle ormanların kralı Aslan geliyor ve parti başlıyor.
Neşeli bir müzik çalmaya başlıyor ve müzik durduğu anda bütün çocuklar bir yoga duruşuna giriyorlar böylece eğlence devam ediyor. En sonunda hava kararmaya başlayınca gökteki yıldızlar ve ay görünüyor.
Kayıklara binerek evimize doğru yola çıkıyoruz. Yatağımıza uzanıp (derin gevşeme) doğum gününü düşünmeye başlıyoruz. Herkes kendisinin bir önceki doğum gününü hatırlamaya başlasın… Kimler vardı? Pastanız nasıldı? Nerde ve nasıl kutlamıştınız?
En sonunda bu düşünceleri paylaşıp HERKES MUTLU VE HERKES HUZURLU diyerek ortada ellerimizi birleştirip hikâyemizi bitiriyoruz.