Çocuklar bu hikâyeyi yerde matlar üzerinde uzanmış aktif yoga duruşları ve oyunlarından sonra dinlediler. Kendilerinden bu hikâye ile ilgili ne hissediyorlarsa çizmelerini istedim. Çizimlerin bazılarını yazının sonunda ekledim.
Çamurlu bir havuzun içinde bir nilüfer tohumu olduğunu hayal et. Etrafın bütün çamurla kaplı ve her tarafında çamuru hissedebiliyorsun. Senin üstünde, bütün bu çamurun, kirin ve pisliğin tepesinde hava ve güneş var. Yüzeye çıkmaya çalışırken herhangi bir hayal kırıklığı duymuyorsun.
Kararlılıkla kımıldamaya başlıyorsun, çamurun içinde köklerini iyice etrafa yayıyorsun. Sapın yavaş yavaş yükselmeye, büyümeye başlıyor. Birden bire çamurun üstüne çıkıyorsun. Sapın büyüdükçe büyüyor yükseldikçe yükseliyor. Güneş ışınlarına doğru yükseliyorsun ve tepende ki güneş seni pırıl pırıl parlatıyor.
Sapın ucunda nilüfer tomurcuğun oluşuyor. Açılıyor ve büyüdükçe büyüyor ve kocaman bir çiçek oluyor, beyaz bir nilüfer çiçeği.
İçinde büyüdüğün çamurlu suyun yüzeyinde çok güzel duruyorsun. Güzelsin, koku saçıyorsun ve rengin beyaz.
Seni kim görse güzelliğine hayran kalıyor. Kararlı ve azimle çamurlu sudan yükseliyorsun. Hepimizin düşüncelerinde, davranışlarında, yaşamında çamurlu, kirlenmiş, göletler bulunur ama aynen nilüfer çiçeği gibi istekle, azimle bu göletten çıkabilir ve pırıl pırıl parlayan güneş ışınlarına ulaşabiliriz.
*Bu hikâye Buddha Dharma Education Association inc. Guided meditation for primary students, Kid’s meditation hikâyelerinden Türkçeye çevrilmiştir ve son bölümü uyarlanmıştır.